top of page

Yiyecek Aşermesi ve Yeme Tutumu Arasındaki İlişki




Yiyecek aşermesi ve yiyecek tutumu (Yeme tutumları, inançlar, düşünceler, duygular, davranışlar ve yemekle olan ilişki olarak tanımlanabilir. İnsanların yiyecek seçimlerini ve sağlık durumlarını etkileyebilirler) yeme davranışları alanında birbiriyle ilişkili ancak farklı iki kavramdır.

Yiyecek özlemi, belirli bir yiyeceği veya yiyecek türünü tüketmek için güçlü bir istek veya dürtü anlamına gelir. Bu arzu, duygular, stres, hormonlar ve hatta vücuttaki belirli besinlerin eksikliği gibi çeşitli faktörler tarafından yönlendirilebilir. Aşermeler, hafif ila yoğun arasında değişebilir ve aşerilen yiyeceğin gerçek tüketimine yol açabilir veya açmayabilir.

Yiyecek tutumu ise, bir kişinin yiyeceğe karşı genel inançlarını, duygularını ve davranışlarını ifade eder. Bu, belirli yiyecek türlerine yönelik tercihlerini, sağlıklı beslenmeye yönelik tutumlarını ve yeme alışkanlıklarından memnuniyet düzeylerini içerir. Yiyecek tutumu, kültürel geçmiş, kişisel deneyimler ve sosyal normlar gibi çeşitli faktörlerden etkilenebilir.

Yiyecek aşermesi ve yiyecek tutumu aynı şey olmasa da birbiriyle ilişkili olabilir. Örneğin, olumsuz bir yemek tutumuna sahip bir kişinin sağlıksız yiyecekler için istek duyma olasılığı daha yüksek olabilirken, olumlu bir yemek tutumuna sahip bir kişinin daha sağlıklı seçenekler için can atması daha olası olabilir. Ek olarak, yiyecek istekleri, kişinin yeme davranışlarını şekillendirerek ve belirli yiyeceklere ilişkin algılarını etkileyerek kişinin yiyecek tutumunu da etkileyebilir.

Yiyecek İsteklerini Yönetmenin 5 Etkili Yolu

1. Yeterince kalori aldığınızdan emin olun

Vücudunuzu sağlıklı tutmak ve en iyi şekilde çalışmasını sağlamak için uygun şekilde yakıt tüketmek önemlidir.

Yeterli kalori ve besin maddesi olmadan, vücudunuzun size yemek yemeniz için sinyal vermesi doğaldır ve bu da belirli yiyecekler için güçlü isteklere neden olabilir.

Kalori alımı ile aşerme arasındaki ilişki karmaşık olsa da, bazı araştırmalar kalori kısıtlamasının en azından kısa vadede aşermeyi artırabileceğini öne sürüyor.



Öte yandan, uzun vadeli kalori kısıtlaması, daha az genel ve spesifik yiyecek istekleri ile ilişkilendirilebilir.



2. Kısıtlayıcı diyetler yapmaktan kaçının

Yeni bir diyete başladığınızı, yeme alışkanlıklarınızı değiştirmeye ve yeni sağlık hedeflerine ulaşmaya hazır olduğunuzu hayal edin. Ne yazık ki, sadece saatler veya günler sonra, yiyemeyeceğiniz tüm yiyecekler için daha güçlü ve daha güçlü istek duyarsınız.

Bu size tanıdık geliyorsa, tamamen normal olduğundan emin olabilirsiniz. Birçok diyet aşırı derecede kısıtlayıcıdır ve bu, yemek yeme isteğinin artmasına neden olabilir. Aslında, bazı araştırmalar, diyet yapan kişilerin, diyet yapmayan insanlara göre daha sık yemek istekleri yaşama ihtimalinin yüksek olduğunu öne sürüyor.

Örneğin, 129 kadını içeren 2012 tarihli bir çalışma, kilo vermek için diyet yapanların, diyet yapmayan kadınlara göre önemli ölçüde daha fazla yemek isteği yaşadıklarını buldu. Ayrıca, yemek istekleri daha yoğundu.




3. En sevdiğiniz yiyeceklerin tadını çıkarmak için kendinize izin verin

Genel sağlığı geliştirmek, kilonuzu yönetmek ve kendinizi en iyi şekilde hissetmek için, yüksek oranda ilave şeker ve fast food gibi ultra işlenmiş ürünler gibi belirli gıdaların alımını sınırlamanız önemlidir.

Bununla birlikte, belirli yiyecekleri kısıtlamak veya tamamen bunlardan kaçınmak, onları daha fazla arzulamanıza neden olabilir ve bu da, arzu karşı konulamaz hale geldiğinde potansiyel olarak daha da fazla yemenize neden olabilir.



Neyse ki, en sağlıklı yiyecekler olmasalar ve fazla vücut yağınızı kaybetmeye çalışıyor olsanız bile en sevdiğiniz yiyecekler diyetinizin bir parçası olabilir. Aslında araştırmalar, diyet seçimlerinizde daha esnek ve daha az katı olmanın kilo kaybını artırabileceğini göstermiştir.

4. Stresi yönetin

Stres zamanlarında kendinizi belirli yiyecekleri düşünürken veya bunlara ulaşırken bulursanız, yalnız değilsiniz. Birçok çalışma, stresi artan yemek istekleriyle ilişkilendirmiştir.

Örneğin, 2015 yılında 619 kişiyle yapılan bir araştırma, kronik stresin gıda isteklerini önemli ölçüde ve doğrudan etkilediğini buldu.



Bunun nedeni, kronik stresin vücut sistemlerine ve iştah kontrolüyle ilgili hormon seviyelerine zarar vermesi olabilir. Bu araştırmada kronik stresin iştah kontrolü ile olan ilişkisi incelenmiş ve sonuç olarak ciddi bir ilişki bulunmuştur.




5. İdeal vücut ağırlığınızı koruyun ve BMI index sınırları içerisinde kalmaya dikkat edin

Sağlıklı bir vücut ağırlığını korumanın genel sağlığınız için önemli olması muhtemelen şaşırtıcı değildir. Yine de, fark etmeyeceğiniz şey, bunun aynı zamanda yeme isteklerini de azaltabileceğidir.

Aslında, araştırmalar daha yüksek bir vücut ağırlığını daha fazla yemek isteği sıklığıyla ilişkilendirmiştir.

Daha önce bahsedilen 646 kişiyle yapılan 2014 çalışmasında, vücut ağırlığının boyla ilişkisinin bir göstergesi olan daha yüksek BMI'ye sahip katılımcılar, BMI'leri normal kabul edilen kişilere göre daha fazla yemek isteğine sahipti.



Peki, aşerme ve yemek tutumu arasındaki ilişkiyi araştıran araştırmalar ne diyor?



Appetite dergisinde yayınlanan bir araştırma, sağlıklı beslenmeye karşı olumlu bir tutum sergileyen bireylerin sağlıksız yiyecekler için daha az yemek isteğine sahip olduğunu buldu. Araştırmacılar, sağlıklı beslenmeye yönelik olumlu tutumları teşvik etmenin, sağlıksız yiyecek isteklerini azaltmak için etkili bir strateji olabileceğini öne sürüyorlar.



Aynı dergide yayınlanan başka bir çalışma, yüksek düzeyde gıda suçluluğuna (yani, olumsuz gıda tutumu) sahip bireylerin, yüksek kalorili, yüksek yağlı gıdalar için istek duyma olasılıklarının daha yüksek olduğunu buldu. Araştırmacılar, gıda suçluluğunu azaltmanın, sağlıksız gıda isteklerini azaltmak için yararlı bir strateji olabileceğini öne sürüyorlar.



International Journal of Behavioral Nutrition and Physical Activity'de yayınlanan bir araştırma, yeme isteklerinin yeme davranışlarının daha düşük öz düzenleme seviyeleri ile ilişkili olduğunu buldu. Başka bir deyişle, yemelerini kontrol etmekte daha fazla güçlük çeken bireylerin, yeme isteklerini yaşama olasılıkları daha yüksekti. Araştırmacılar, öz düzenleme becerilerini geliştirmenin, yeme isteklerini azaltmak için etkili bir strateji olabileceğini öne sürüyorlar.



Bu çalışmalar, aşerme ile yemek yeme tutumu arasında bir ilişki olduğunu ve sağlıklı beslenmeye yönelik olumlu tutumları teşvik etmenin ve olumsuz tutumları (yemek suçluluğu gibi) azaltmanın, sağlıksız yiyecek isteklerini azaltmak için etkili stratejiler olabileceğini düşündürmektedir.

Sonuç olarak, aşerme ile yeme tutumu arasında bir ilişki vardır. Bu ilişki hormonal, psikolojik ve sosyal faktörlerden etkilenebilir. Sağlıklı beslenme tutumu geliştirmek için yeme alışkanlıklarınızı kontrol etmek, duygusal durumlarınızı yönetmek ve çeşitli yiyecekleri denemek gibi yöntemler kullanılabilir. Bu sayede sağlıklı bir yaşam tarzı ve beslenme alışkanlığı oluşturabilirsiniz.

32 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page